
Arap namıyla anılan Güngör Tetik, 3 Mart 1934 tarihinde İstanbul’da doğdu. Başarılı futboluyla milli takımımızın formasını da ıslattı, ismi hem futbolculuk, hem teknik direktörlük dönemlerinde İstanbulspor ile özdeşleşti.
83 yıllık bir ömür süren Tetik’in oldukça uzun futbol yaşantısı var. Profesyonel liglerde tam 18 sene boyunca 350’den fazla maça çıktı, 35’e yakın rakip fileleri sarstı.
Yavuz Sultan Selim kulübünde futbola başlayan Tetik henüz 20 yaşında 1953 senesinde Kasımpaşa forması giyerek liglere adımını attı. İki yıl lacivert beyazlı armada için ter döktükten sonra Adalet’e geçti. Güçlü takımlara kök söktüren bu camiada ise 4 sene hizmet etti. 1959 yılında transfer olduğu İstanbulspor’da ise bir yıldız konumuna yükseldi.1967 senesine kadar 201 defa sarı siyahlı formayı giydi ve 13 gol atma başarısı gösterdi.
Sarı siyahlı kulüp 1967 yazında Arap Yılmaz, Yıldırım, Bilge, Kasapoğlu ve Artist Yalçın’lı müthiş kadrosuna rağmen kendisini beklenmedik biçimde ikinci ligde bulunca Tetik bu kez rotayı Orta Anadolu’nun mor beyazlı Afyonspor’una çevirdi ve 2 yıl (1967-1969) antrenör-oyuncu kimliğinde emek verdi. 1969-70 sezonunu ise Trakya’nın güçlü takımı Tekirdağspor’da yine antrenör-futbolcu olarak geçirdi ve aktif futbolculuk yaşantısını sonlandırdı.
Futbolculuk döneminde A milli takım formasını İstanbulspor’da oynarken giyen Tetik ayrıca 6 defa genç ve 2 defa da B milli takım formalarını giydi.

Futbolu bıraktıktan sonra teknik direktörlük yapmaya başladı.1970 sonrası Tetik, teknik adam olarak sayısız kulüpte görev aldı. Yavuz Sultan Selim, İstanbulspor (defalarca), Malatyaspor, Davutpaşa ve Beykoz 1908 kulüplerinden sonra en son 1987 de Sapanca Gençlikspor’u çalıştırdı.

Takım arkadaşları ve seyredenleri Güngör Tetik’i şöyle hatırlıyor.
‘’Güngör yetkin bir stoperdi. Takıma Yeşildirek’ten Yıldırım gelince haf hattına kaymıştı. Ama her mevkide görev alabilecek çok yetenekli bir topçuydu. Santrfor bile oynadığını hatırlıyoruz. Ama savunmacı yönü ağır basıyordu.
İki ayağını da oldukça iyi kullanabiliyordu. Boyu belki 1.74 filandı ama kafa toplarında da müthişti. Hem çok iyi kesiciydi, hem de topu ayağına aldığında yılan gibi karşıt savunmanın arasına dalardı. Top ayağına çok yakışırdı. Enerjisi korkunçtu. Tam bir yıldızdı. Arap Yılmaz ile ikisi üç büyüklerin tam beş belasıydı. Bu ikisi tek başlarına maç çeviren adamlardı.
Güngör çok güçlü biriydi ama asla kasti hareketlere başvurmazdı. Sahadan atıldığını hiç görmedik, hiç duymadık. Savaşçı kimliğiyle toplara kafasını sokmaktan asla korkmazdı.’’
Güngör Tetik’in insani yönün çok güçlü olması, gençleri kollayan, onlara şans tanıyan, asla ezmeyen kişiliği onun teknik adamlığında da başarılı olmasına ve Türk futboluna bir çok genci kazandırmasına etken olmuştur.

Yenilgilerde asla soyunma odasında konuşmaz, bir iki gün sonra yapılan toplantılarda herkese yanlışlarını anlatırdı. Maç önü konuşmasına çok önem verir zaman zaman yarım saate varan konuşmalar yapmasından da işini ne kadar sevdiğini anlayabiliyoruz.
Öğrencilerinden Metin Tükenmez hocasını şöyle anlatıyor.
‘’ O yıllarda İstanbulspor genç futbolcuların bulunup futbolumuza kazandırıldığı en önemli kulüplerden biriydi. Futbola ilişkin ilk bilgilerimizi Güngör Tetik’ten (Voleci Arap Güngör) almıştık. O günlerde Güngör Hoca bize bir futbol bilgini gibi gelirdi. Söyledikleri ve uygulattıkları değişikti, her biri bizim için yenilikti. Bizi genç takımda eğitip A takıma çıkarttı. İstanbulspor camiası Güngör Tetik’e inanılmaz bir saygı duyardı. O saygı tüm futbolcuların üzerinde büyük bir etki yapar, Hoca antrenmana çıktığında kendimizi ona beğendirmek için büyük bir çekişme içine girerdik. Bazen bize örnek olmak için sağdan soldan orta yaptırıp gelen topları vole ile kaleye gönderirdi. Böylesine isabetli vole vuran başka bir oyuncuyu 1974’ten sonra bir daha görmedim.’’

Noktayı bir anekdotla koyalım. Güngör Tetik takımda antrenör-futbolcu. Bir maçta seyirci bağırmış bir oyuncuyu çıkarsın, bir başkasını oyuna soksun diye. Tribünlerin inatla bağırmasına karşın hoca hiç oralı olmamış. Ben seyircinin isteğine göre topçu değiştirmem demiş. Ama ertesi hafta kendisi yedek yazmış maçı izlerken, seyirci bu kez ‘Güngör sahaya’ diye tempo tutunca, hemen formayı kapıp sahaya dalıvermiş.
İstanbulspor Taraftar Derneği olarak 13 Mayıs 2016 günü aramızdan ayrılan ve Marmaris Armutalan mezarlığına defin edilen Güngör Tetik’i saygı ile anıyoruz.

NURLAR ICINDE YAT GUZEL HOCAM.SENIN ZAMANINDA ,RAHMETLI ZIYA TANERDEN SONRA COK GUZEL FUTBOLCU ANTRENOR ILISKILERIMIZ OLDU.SENI UNUTAMAM.
ALLAH MEKANINI CENNET ETSİN İNŞALLAH
Güngör Hoca’nın futbolculuk yıllarına yetişemesemde ne zaman takımın başına Teknik direktör olarak geçse takımı hep zirveye oynatırdı. Çok iyi bir Hocaydı. Allah rahmet eylesin…