Stat: Mithatpaşa
Hakem: Muvahhit Afir, Faruk Talu, Tarık Yamaç
Emniyet: Tamer, Muammer, Samim, Feridun, Fahir, Hamdi, Bekir, Nedim, Gündoğan, Cahit, Selahattin
İstanbulspor: Sabih Sünter, Kenan Buharalı, Sedat Kutlualp, Kadri Kartal, Merih Üççetin, Kamil Cengiz, Aydemir Nemli, Yılmaz Yaşınkılıç, İbrahim Toker, Kostas Kasapoğlu, İhsan Baydar
Goller: Dk. 73 Fahir (Emniyet), Dk. 24 Kostas Kasapoğlu (İstanbulspor)
İstanbulspor ve Emniyet takımları, dün profesyonel lig maçı yaptılar, ama profesyonel futbolcu olduklarına inanmak güçtü. Profesyonellik, amatörlük şöyle dursun, bir mektep maçının temposu ve kıvamı içindeydiler.
İki takımda arzuluydu, nefesli ve canlıydı, neticede bu delikanlılık maçı berabere bitti. Futbola gelince: Aydemir’in sağa, sola verdiği bir kaç pas, Tamer’in müteaddit kurtarışları, Kasapoğlu’nun bir iki güzel hareketi, Kadri’nin sakin
ve temkinli oyunu; hepsi bundan ibaretti… Bir de şu veya bu tarafta patlayıveren bir kaç şut.
Oyunun ilk dakikaları Emniyet’in baskısı İle geçti. Bu baskıya rağmen İstanbulspor’un bilhassa sağdan Kasaboğlu vasıtasıyla yaptığı inişler ani ve tehlikeli oluyordu. Beşinci dakikada derinlemesine bir pas alan Aydemir, iki bek arasından sıyrılıp üzerine gelen Tamer’in ayakları dibinden mükemmel bir plâse yolladı. Yetişen müdafiler topu avuta çıkardılar. Bu ustaca ve akıllıca dalış, oyunun en güzel hareketi idi.
Emniyet baskısı devam ediyor, fakat İstanbulspor daha dalıcı oynuyordu. 20 nci dakika ki, İstanbulspor golünden sonra maç artık koşuşan, didişen gençlerin mücadelesi olarak devama başladı.
İkinci devrede Sarı – Siyahlılar rakip sahada daha fazla oynadılar. Tamer ilk devredeki kurtarışlarına ilâveten bu devrede de boş durmadı. Halbuki Sabih’in kalesi daha az tehlike geçirdi. Emniyet kalecisinin muvaffak oyunundan başka, ayağına kramp girip sağaçığa geçen Cahit’in de başarıda hissesi büyüktü. Eğer İbrahim’in şahsi oynamakta ısrar etmesi ve Kasaboğlu’nun —evet onun— beceriksizlikleri olmasa, İstanbulspor bu devrede gol çıkarabilirdi. Hamdi’nin bos kaleden kafa ile çıkardığı top, Aydemir’in altı pastan kurşun gibi şutunu Tamer’in yumruklaması
kaçan mühim fırsatlardı. Beraberlik golünden sonra Sarı – Beyazlılar biraz daha açıldılar ve süratlendiler. Ama
terazinin kefesi —her şeye rağmen— İstanbulspor lehine ağır basıyordu.
Nitekim golden bir dakika sonra Kasaboğlu’nun çektiği şut, direkten dönmeyebilirdi.
Sahanın en iyisi, muhakkak ki Tamer’di. Eğer beraberlik bir muvaffakiyetse —ki puan cetveline ve oyunun umumi manzarasına göre öyledir— bunun en büyük payı, genç kalecinindir. Fahir, attığı güzel golle, sakatlanıncaya kadar Cahit ve Feridun da vazifelerini eksiksiz başarmaları ile temayüz ettiler.
İstanbulspor’da Aydemir bir taraftan arkadaşlarına gol hazırlarken, diğer taraftan kendisi gol kaçırıyordu. Merih, sahanın en durgun adamıydı. Kasapoğlu bu kadar çabuk «Yalnız ben varım bu sahalarda» der gibi olmamalıydı.
GOLLER
Dakika 10: İbrahim’in solaçık yerine kayarak verdiği topa Aydemir daldı, fakat üstünden atladı. Kasaboğlu, önüne gelen topu rahatça çekti:1-0
Dakika 71: Sol hafın aşırtma pasını Fahir yakaladı, çevirdi. yere indirdi. Kadri’yi o kadar güzel ekarte etmişti ki… Top Sabih’in solundan içeri girdi: 1—1.