Stat: Vefa
Hakemler: Tahsin Kesici, Turgut Öğün, Selahattin Erol
İstanbulspor: Necdet, Murat Tetik (K.Mehmet), Mehmet Sülün, Sadettin, Tarık, Ufuk, Murat, Cemil (Cahit), Levent, Kenan Ömer Ali
Çorluspor: Cem, İbrahim, B.Metin, Ertuğrul, Kaya, K.Metin, Arif (Sanlı), Süleyman, Ercan, Erdal, Oktay
Goller: Dk.21 Cemil, Dk.41 Kenan (İstanbulspor), Dk.44 K.Metin (Çorluspor)
Kırmızı Kart: Dk.80 Levent (İstanbulspor)
Kaçan Penaltı: Dk.3 K.Metin (Çorluspor)
İstanbulspor güçlü Çorluspor’u hakeme rağmen 2-1 yenerek zirvedeki iddiasını sürdürdü.
Karşılaşmaya Çorluspor daha iyi başladı ve daha 3. dakikada Oktan’ın Mehmet tarafından düşürülmesi sonucu penaltı kazandı. Penaltıyı K.Metin kullandı. çok kötü vurdu ve top yandan auta gitti. 21. dakikada İstanbulspor’un golü geldi. Bu dakikada Cemil taç atışından aldığı topla Çorlu ceza alanına kadar indi. Ömer Ali ile güzel bir verkaç yaptı. Son olarak topla kale sahası içinde buluştu ve topu yakından ağlara plaseledi; 1-0. 41. dakikada Kenan orta sahadan aldığı topu sürdü, sağdan çizgi yakınlarına kadar indi. herkes orta yapacak diye beklerken sert bir şut çıkardı ve kaleci Cem’i avladı: 2.0.
Golden hemen 1 dakika sonra Oktan’ın serbest atıştan gelen ortasına K.Metin yakından sert bir vole attı, top İstanbulspor ağları ile demir arasına sıkıştı; 2-1. Ve ilk yarı bu skorla kapandı.
İkinci devrede üstün olan taraf Çorluspor’du ama daha çok pozisyon kaçıran İstanbulspor oldu. 68. dakikada Cahit soldan ortaladı. Ömer Ali öylesine müsait pozisyonda yükseldi vurdu ama top yandan auta gitti. Bu dakikadan sonra İstanbulspor galibiyeti korumak için defansa çekildi. Çorlu ise bilinçsiz ataklarla gol aradı durdu. 80. dakikada o ana kadar hep hatalı düdükler çalan hakem Tahsin Kesiciler, müsabakadaki en komik düdüğünü çaldı ve hiçbir sebep yokken Levent’i kırmızı kartla oyun dışı bıraktı.
Daha sonraki dakikalarda başka gol gelmedi ve karışlaşmayı İstanbulspor, 2-1 kazandı.
Maç yazısında duayen gazeteci Talay Erker bakın neler yazmış.
Bir hakem ki, üzerinde Çorlu forması eksik…
Dün Vefa Stadı’nda tribünleri, silme dolduran iki ayrı kutup seyirciyi, verdiği: kararla “arı kovanına çomak sokarcasına” devamlı tahrik eden hakem Tahsin Kesiciler adındaki “beyzadenin” yüzünden bir olay çıkmadı ya… Ne mutlu bizlere!…
Ayıp diyeceğiz, kelime hafif.. Günah diyeceğiz ikinci yarının ortalarına doğru, minarede okunan ezan dalga dalga üzerine yağdı, günah çıkarmadı!..
Sadece “Çorluspor forması” eksikti beyzadenin üzerinde. Hemen oyunun başında İstanbulspor aleyhine bir penaltı çaldı… Çok sevinen binlerce Çorlusporlu taraftarlar bile, bu kararı vicdanlarında ayıpladı…
Hele bir ikinci yarısı vardı ki oyunun… Tamamen hakem rezaleti yaşandı…Oyunu 2-1 önde götüren İstanbulsporlu futbolcuların her girişi faul idi… Tekmeyi yiyip yerde kıvranan İstanbulsporlunun işi ise, Allaha kalmıştı. Hakem ilgilenmiyordu onunla… Ortada Çorluspor’un değil, İstanbulspor üzerinde Tahsin Keçeciler adındaki hakemin baskısı vardı…Hele bir de topu elle alıp götüren Çorlusporlu futbolcuyu gösterdiği için, İstanbulspor’lu Levent’e kırmızı kart göstermez mi?… Binlerce insanın gözü önünde, “tek taraflı kararlarında” bu derece “gözü kara” olabildiğine göre, bu hakemin adı belleklere “kara kalemle ve altı çizilerek” yazılmalı,,. Yazılmalı ki, takımların kaderleri ile böylesine ucuz oynanmamalı…
Çorluşpor’un lehine çalmış, aleyhine çalmış… Önemli değil… Önemli olan, dün sahada öyle bir hakemin olması! İstanbulspor, buna rağmen kazandı… Vallahi mucize!
Talay Erker maçtan 2 gün sonra 9 Ocak 1985 çarşamba günü yine Hürriyet gazetesinde hakemlerle ilgili başka bir yazı daha yazar.
Yumruk yiyorlar, hastanelik oluyorlar…
HAKEMLERE GÜNAH AMA…
Seyirci ve takımlara da günah!
Bu hakemlerle, böylesine hakemlerle… Ne olacak bu 3. Türkiye Liginin hali?..
Şairin de dediği gibi “bir hal-ü perişan ki” felaket kanatlanmış geliyor!..
Soyadı Sütçü idi… Mahalleden herhangi bir “sütçünün” eline de düdük verilip sahaya verilse, daha farklı şey olmazdı, ama felaket eline düdük alan Mehmet Sütçü adındaki hakemin başına gelmişti… Bakırköyspor- Beyoğluspor maçında Serdar adındaki futbolcunun yumruğu ile yere baygın düşen Sütçü, ayıldıktan sonra hazırladığı raporda diyordu ki: “ Beklemediğim yumrukla sersemleyip yere düştüm… Yumruğu atan futbolcu bununla da yetinmeyip üzerime çıkıp tepinmeye başladı… Buda yetmedi üzerime işedi…”
Olay ceza kurulunun gündeminde…
Kurulun kararının dışında vicdan zaten o futbolcuyu lanetledi… Sahaya spor yapmak için çıkan bir gencin yumruğunu “silah” gibi kullanmaya ne hakkı vardı?…
Fakat beyler bu “SÜTÇÜ’nün” düdüğünü de böylesine kullanmaya hakkı var mı?.. Elime geçtiğimiz hafta yine bir düdük verilmişti Mehmet Sütçü’nün… Galatasaray- Çengelköy maçını yönetti… Seyircisi, yöneticisi, futbolcusu ağız birliği etmişcesine “Böyle bir şey olamaz… Böylesine bir hakem faciası yaşanamaz” diyorlardı…
Maçı izleyen arkadaşlarımızın da ifadelerine göre, o gün Burhan Felek sahasında “kanlı” bir olay çıkmamışsa, bu sadece bir şans sayılmalı idi… Sütçü’nün çaldığı hiçbir düdük doğru değildi…
Geliniz Vefa Stadına…
Cumartesi ve Pazar günü üst üste iki önemli maç oynandı…İlk gün gurubunda şampiyonluğa oynayan Bakırköyspor’un karşısına tam anlamı ile “gariban” olan bir Yeşildirek vardı… Yeşildirek’li futbolcular kendilerine “gariban” dedirtmemek için olacak direnmek, karşı koymak istiyorlardı ama hakem diye ortada duran Sabri Çelik adındaki kişi bu hakkı tanımıyordu ki onlara…
Hemen ertesi gün aynı statta yine aynı gurubun çok iddialı bir maçı daha oynandı…
Maddi olanakları çok dar olan İstanbulspor ve Çorlu’dan en az 2 bine yakın taraftarı ile gelen rakibi Çorluspor’un karşısına bir hakem çıktı ki… Olamaz böyle bir şey… Şayet aynı “tek taraflı yönetime” o gün Çorlu rastlasaydı neler olmazdı acaba o statta? Tahsin Keçeciler adındaki hakem, elbette raporuna bir şeyler yazdı…
Politik nedenleri hariç kurulan 3. Lig 132 yerde en azından gençlere spor yapma olanağı sağladığı için hayırlı bir olaydı…
Ama spor yapan gençlerin arasına “hakem” diye konulan kişilere hakemliğin ne olduğu öğretilmeli…