İstanbulspor 2-3 Beşiktaş (02.03.1996)

Stat: Ali Sami Yen

Hakem: Muhittin Boşat, Fahir Ersoy, Mehmet Kaya

İstanbulspor: Fahrudin Omerovic, Şenol Yavaş, Kâmil Ustaömer, Nesim Özgür, Marian Zeman, Hamza Hamzaoğlu, Fuat Buruk, Atakan Sancarbarlaz (Dk. 70 Kenan Arayıcı), Oleg Salenko, John van Der Brom, Saffet Akyüz

Beşiktaş: Fevzi Tuncay, Recep Çetin, Mutlu Topçu, Ali Günçar (Dk. 78 Rıza Çalımbay), Alpay Özalan, Ertuğrul Sağlam, Oktay Derelioğlu, Jean Johnsen, Mehmet Özdilek, Sergen Yalçın (Dk. 46 Gökhan Keskin), Metin Tekin (Dk. 52 Rıza Çalımbay)

Goller: Dk. 49 Şenol Yavaş, Dk. 79 Oleg Salenko (İstanbulspor), Dk. 1 Sergen Yalçın, Dk. 84 Mehmet Özdilek, Dk. 87 Mehmet Özdilek (Beşiktaş)

Sarı Kartlar: Dk. 35 Oleg Salenko, Dk. 52 Atakan Sancarbarlaz, Dk. 74 Şenol Yavaş, Dk. 89 Kenan Arayıcı (İstanbulspor), Dk. 31 Sergen Yalçın, Dk. 89 Mehmet Özdilek (Beşiktaş)

Dün gece Ali Sami Yen Stadı nda yüksek tempolu ve heyecanlı kale önü mücadelelerine sahne olan nefesleri kesen bu puan mücadelesi izledik. Beşiktaş için her şeyin bittiği zannedilen son 6 dakikada gelen iki gol Siyah – Beyazlıları tekrar şampiyonluk yarı­şına ortak etti.

Daum’un ana taktik stratejisi, yüksek tempo ve etki­li presle oyunu karşı alana yıkıp, kanat bindirmelerine ağırlık vererek, İstanbulspor defansının yerleşme düzeni­ni bozmaktı. Ayrıca Sergen ile Mehmet’in kişisel beceri­lere dayalı orta saha çeşitlemeleri ve ölü toplar, Beşik­taş’ın gol yollan bulmak için gündeme getireceği diğer varyasyonlardı.

Beşiktaş maç başlar başlamaz gole kavuştu. Daha sonra taktik değişikliğe giderek oyunu kendi alanlarında kabul edip karşı alandaki genişlikten pozisyon üretmek istediler. Ancak İstanbulspor’un tempolu bir şekilde yüklenip hücumda çoğalması ve geriye çabuk dönmesi. Beşiktaş’ın blok bağlantılarıyla ritmini bozdu. Buna erken kazanılan golün takımın genelini re­havete sürüklemesi de eklenince oyunun kontrolünü ra­kiplerine kaptırdılar. İleride Ertuğrul’un Zeman’ın akılcı markajından kurtulamayışı, Oktay’ın tutukluğu ve orta saha presinin yetersiz kalışı, Beşiktaş’ı zora soktu. Bil­hassa sol kulvarda Mutlu’nun maç eksikliği ve Ser­genden defansif yardım alamayışı, bu bölgede ciddi so­runlar yarattı. Ama Recep, çabukluğu ve hamle zamanlamalarındaki başarılarıyla kritik pozisyonları engelleyen isim oldu.

İkinci yarı başında skora denge geldi. Daha sonra Beşiktaş tüm riskleri göze alarak mutlak gol için rakip kaleye yüklendi. Ama kendi alanında bıraktığı büyük boşluk her ilerleyen dakikada tehlike sinyalleri veriyordu. Nitekim, anı bir kontratakta yenik duruma düştüler. Fakat son bölümde inanılmaz bir tempoyla skoru değiştirme uğraşına girdiler. Sağlı, sollu kavisli ortalar, İstanbulspor defan­sının iyi mücadele etmesine rağmen, yerleşme düzenini bozdu. Bu ortalarda özellikle Rıza’nın eski günlerini anımsatan devamlılığı ta­kıma ilaç gibi geldi. Defans ve kaleci hataları da ardarda gelince, son altı dakika Mehmet patentli iki gol Beşiktaş’ın kurtuluşu oldu.

İstanbulspor büyük bir mücadele sergile­di. Yenik durunu düşünce hücuma çok adamla ağırlık verdiler. Beraberlikten sonra Saffet ve Salenko gibi iki etkili sprinten ile kontratakları beklediler. Bu fırsatı bu ikiliyle yakalayıp öne geçtiler. Ama son 10 dakika içinde ayağa paslarla tempoyu düşüremeyişleri, büyük direnç veren savunma kurgusunu bunalttı ve hatalar arka arkaya gelince maçtan puansız ayrılmak mecburiyetinde kaldılar. 90 dakika koşan, pres yapan Fuat ve sakin mar­kajı ile Ertuğrul’u adeta kilitleyen Zeman en başarılı isimlerdi.

Hakem Muhittin Boşat, zorluk derecesi yüksek maçı mükemmel yönetti. Seyircinin et­kisinde katmadı, oyunun temposunu düşürmedi.