Kulübümüzün kurucusu Kemal Halim Gürgen Futbol Camiamızın, futbolcu, yönetici, antrenör ve hakem olarak görev yapmış en önde gelen kişisidir. Bu özelliği ile doğduğu topraklarda da takip edilmiş ve ülke futbolunun gelişmesi için özellikle Kral Zorg un daveti ile ülkesine dönmüştür. Kemal Halim Arnavutluk 1900 Korca Ergiri doğumlu olup küçük yaşta, tahsili için devlet bursu ile İstanbul’a gelmiştir. Futbolu çok seviyordu, Süleymaniye Futbol takımında futbola başladı ve bu takımda oynarken Milli takıma kadar yükselmişti. İstanbul Memba-i İrfan İdadisini bitirdikten sonra, İstanbul Tıp Fakültesine başladı. Yakın arkadaşı Yavru Saim’in anısını yaşatmak için, Yavru Saim genç takımını kurdu. İstanbul Erkek Lisesi öğrencilerinden oluşan İstanbulspor Kulübünü kurmak ve büyütmek için verdiği mücadele neticesinde İstanbul Tıp Fakültesini bile yarıda bırakmıştır. Ama tıbbiyeyi bitiremese de arkadaşları onu hala doktor diye anıyordu.
Kurduğu takım üstün başarılara imza atıyordu, bu sırada 1931 yılının başlarında, Arnavutluk Kralı Zorg onu Skanderbeg takımına koçluk yapması için ülkesine davet etti.
Türkiye de Galatasaray da oynayan Arnavut ve Korca’lı olan Servet Teyfik Agaji ile bu daveti konuştular. Arnavutlukta 5 takımın katılımı ile ilk lig maçı 16.04.1930 tarihinde oynandı. İlk şampiyonluğu başkent takımı olan Tiran kazanmıştı. Nihayetinde 06.06.1930 tarihinde Arnavutluk Futbol Federasyonu kuruldu. Artık liglerin resmileşmesi ve takımların daha fazla organize olmalarına ihtiyaç vardı.
Bu arada 13.09.1930 tarihinde Korca şehrinde Skanderbeg (İskender Bey) takımı tekrar kurulmuş, Kral Zorg 06.12.1930 tarihinde bu takımın oluşumunu kutlamış ve 1000 altın frank bağışlamıştı.
Korca, Arnavutluğun güney doğusunda ki en büyük şehirlerinden biri olup XV.yüzyılda kurulmuştu. Başkente 3 saat mesafeli bu şehir 1930’larda Nazilere karşı direnen ilk antifaşist teşkilatın kurulduğu yerdi. Skanderbeg ismi ise Arnavutların milli kahramanı İskender Bey adını taşıyordu. İskender Bey 1400’lü yıllarda Osmanlı’lara karşı yaklaşık 25 yıl direnen bir komutandı.
Kemal Halim, Nisan 1932 de Arnavutluk’a vardı. Artık orada onun adı Kemal Qmari olmuş ve bu isimle anılacaktı. Kemal Halim’in Korca’da 1932 senesinde bir oğlu dünyaya geldi, oğluna kulübün ismi olan İskender adını verdi. (Bu vesile ile İskender Gürgen ağabeyimize sevgilerimizi iletelim.)
1933 yılına kadar başkent takımı Tiran, üstünlüğünü kimseye kaptırmamıştı. Ama bu sene bir başka idi, antrenör Kemal Qmari takıma bambaşka bir ruh getirmişti. Bu şehrin takımının tanınmasının zamanı gelmişti. Ekip, kaleci Klan Marjan, Kristaq Bimbli, Andrea Cani, Andon Miti, Lefter Petra, Fori Stasa, Nexhat Dishnica, Tomor Ypi, Thoma Vangjeli, Enver Kulla, Vasil Trebicka, Stavri Kondili ve Aristotel Samsuri’den oluşuyordu. Samsuri önceki sezonda 9 gol atmıştı. İstanbul’dan gelen Servet Teyfik Agaji de takıma eklenecekti.
Ancak Kemal Omari diğer takımları, oyuncularını ve antrenörlerini hala tanımıyordu. Her şeyle ilgilenmeye başladı. Diğer takımların kalecileri hakkında bilgi almak istiyordu. Oyuncularına sorduğu soruların biri de. “Vasfi Samimi şu anda hangi takımla oynuyor?” Sorusu idi.. Oyuncular hızlı cevap verdiler: “Samimi başkentte Tiran’da kaleci olarak iki yıldır oynuyor.” Omari, Samimi’yi İstanbul’dan tanıdığı için sormuştu. 1927-1928 yılları arasında Samimi, İstanbul takımlarından birinde kaleci olarak oynadı. Samimi kimdi? Tanınmış gazeteci Besnik Dizdari Samimi’yi şöyle anlatır. “Vasfi Samimi, 1905’te Fier Visoka’da doğdu, ancak yıllarca ilk, orta ve yüksek öğrenimini tamamladığı İstanbul’da yaşadı”, diyerek ekliyor. Samimi, yabancı bir kulüp forması giyen ilk Arnavut futbolcu olarak, herhangi bir kulüp değil, ünlü Fenerbahçe de oynamıştı … ”. Kemal Omari; “Başkentin ekibiyle işimiz çok zor olacak, çalışarak Arnavutluk’un şampiyonu olmayı başaracağız’’ dedi.
Skanderbeg’in teknik direktörü Kemal Omari, Teli Samsuri ve Nexhat Dishnica’nın desteğiyle, İstanbul’dan gelen ve santrafor oynayan Servet Teufik Agajin de katılması ile gerçek bir fırtına olarak ortaya çıkacaktı. 1933 şampiyonası beş takımla başladı: Bunlar, Skanderbeg, Shkoder Birliği, Teuta, Tiran ve Kavaje idi. Skanderbeg, şampiyonaya Tiran maçı ile başlayacaktı. Olanlar inanılmazdı. Ülkenin şampiyonu başkent takımı Tiran, Skanderbeg takımına dayanamadı. Skanderbeg ligin ilk maçını 2-0 kazandı. Tiran fena vurulmuştu. Skanderbeg kalecisi Marjani’nin kalesi geçilmez olmuştu. Tiran Spor Kulübü’nden Rudolf Gurashi, Durres Niko Dovana Teuta gibi futbolcular, ünlü futbolculardı. Skanderbeg takımı çok güçlü bir ekip haline geldi. Servet Teufik Agaji her maçta gol atıyordu. Servet Teufik Agaji, tüm rakip takımlar için korkulan bir fırtınaya dönüştü. Servet attığı 7 gol ile Skanderbeg takımını şampiyonluk yolunda sırtladı. O yıl Servet Teufik Agaji şampiyonanın en iyi golcüsü ilan edildi. Korça şehri takımı, Arnavutluk şampiyonu unvanıyla memleketine döndü. Şampiyonluk gerçek bir kutlamaya dönüştü. Şehir Zafer Bayramı’nı yaşıyordu 1934’te Kemal Omari ve Servet Teufik Agaji, Korça ekibinde uzun kalmaya karar vermelerine rağmen, II. Dünya Savaşı başlama ihtimali ile tekrar İstanbul’a dönmek zorunda kaldılar. Yıl 1935’di. Dönüşleri Korça şehri futbolu adına gerçek bir acıydı. Şehre şampiyon unvanı vererek ayrıldılar. Maalesef, o günden bugüne, neredeyse 90 yıldır Skanderbeg’in takımı bir daha şampiyonluk unvanını kazanamadı.
Arnavut kökenli biri olarak onure oldum 🇹🇷🇦🇱🦅