Stat: Hüseyin Avni Aker
Hakem: Metin Tokat, Aykut Gümülü, H. Osman Yavuz
Trabzonspor: Nihat Tümkaya, Karel Rada, Osman Özköylü (Dk. 58 İskender Eroğlu), Ogün Temizkanoğlu, Abdullah Ercan (Dk. 63 Metin Aktaş), Ünal Karaman (Dk. 45 Selahattin Kınalı), Gocha Jamarauli, Tolunay Kafkas, Hüseyin Çimşir, Orhan Çıkırıkçı, Davor Vugrinec
İstanbulspor: Zdravko Zdravkov, Timur Yanyalı, Gökhan Keskin, Engin Özdemir, Hamza Hamzaoğlu, Nesim Özgür, Fuat Buruk (Dk. 76 Mustafa Özkan), Vedin Music, Oğuz Çetin, Aykut Kocaman (Dk. 76 Atakan Sancarbarlaz), Saffet Akyüz (Dk. 76 İsa Turan)
Goller: Dk. 40 Saffet Akyüz, Dk. 64 Aykut Kocaman (PEN), Dk. 72 Saffet Akyüz (İstanbulspor)
Kırmızı Kart: Dk. 63 Nihat Tümkaya (Trabzonspor)
Sarı Kartlar: Dk. 85 Tolunay Kafkas (Trabzonspor), Dk. 65 Engin Özdemir (İstanbulspor)
FUTBOLUN cilvesi, işte bu. İlk yarıda İstanbulspor bir kez kaleye geldi. onda da golü buldu. Oysa Trabzonspor, bu bölümde sezonun en iyi, en üretken oyunlarından birini oynuyordu. Sadece kaleyi bulan şut sayısı ondu. Dışarı gidenleri de hesaba katarsanız, maç kelimenin tam anlamıyla tek kaleye dönmüştü.
İstanbulspor savunma yapmayı hem sevmeyen, hem de pek beceremeyen bir takım. Bakmayın gol yemediğine, Dünkü maç bu görüşün kanıtı oldu. Özellikle orta alandan geriye gerekli desteğin verilmeyişi, çabuk ve süratli oynayan Trabzonspor’a, ilk yanda bir salon maçında bile yakalanmayacak sayıda pozisyon getirdi. Goşa’nın plaseleri, Osman, Ogün, Abdullah, Ünal ve Vugrinec’in kaleyi bulan şutlarında İstanbulspor’u ayakta tutan yalnızca bir oyuncu vardı. Kaleci Zdravkov.
İnanılmaz bir performans sergileyen Zdravkov, sürekli açık veren ve sanki kevgire dönen savunmanın tüm kusurlarını örttü. Açık farklı yenilgiyi önledi.
Saffet’in attığı ilk golün getirdiği moral ve güven, ikinci yarıda apayrı bir İstanbulspor’u ortaya çıkardı. Trabzonspor’un biran önce gol bulma telaşına düşmesi ve savunma güvenliğini yitirmesi, oyunu tam İstanbulspor’un aradığı bir tarza dönüştürdü. Çabuk ve etkili hücumcularıyla rakip kaleye inen konuk ekip, bu bölümde iyi oynamakla kalmadı, farka da koştu.
İşin ilginç yanı, Trabzonspor’un bir devresini çok iyi oynadığı bu oyunda, böylesine açık fark yemesiydi. Futbolda kaleci çok önemli faktör. İşte dün akşam da görüldü. İstanbulspor’u fark yemekten kalecisi kurtardı. Trabzonspor’u ise kalecisi batırdı. Yani iki takım arasındaki kaleci farkı, bir anlamda skoru öncelikle belirleyen etkendi.
Renkli ve zevkli gecenin en enteresan yanı ise, İstanbulspor’un UEFA Kupası’na katılma vizesini, tıpkı kendisi
gibi bu kupaya gidecek Trabzonspor’dan almasıydı. Lig, bu sezon ikisi için de hayal kırıklığı getirdi. Dileriz birlikte katılacakları bu kupada başarılı olurlar.
Ergün Ata’nın maç yazısı
KARŞILAŞMANIN dönüm noktası 38. dakika oldu. O ana kadar, yani 37 dakika boyunca Trabzonsporlu futbolcuların adeta ablukaya aldıkları İstanbulspor kalesinde Zdravkov devleşti. Önce Goşa, ardından Orhan… Daha sonra Ogün vurdu… Yetmedi; Vugrinec, Goşa ve Abdullah… . Derken yine Goşa, yine Unal… Tamamı tamamına yedi tehlikeli şut ve hepsi de Zdravkov’un ellerinde son buldu. 38. dakika dolarken gelişen bir İstanbulspor atağında top Nihat’ın da eline edecek. Ama değmedi, gol oldu.
Kaleci farkıydı bunun adı. O ana kadar iyi futbol oynayan Trabzonspor, bu golün ardından o bildik görüntüsüne, yani gerçek kimliğine büründü. O tanıdık Trabzonspor ortaya çıktı, savunmasındaki kronik hastalığı nüksetmiş halde…
İkinci yarının ilk beş dakikasında Aykut… İki kez pozisyon buldu, birinde Nihat’ı yatırdı kaldırdı, vurmadı… Diğerinde ayağı kaydı. Bu anlar bize iki yıl önce İstanbulsporlu futbolcunun Ali Şen’in gazabına uğramasına neden olan açıklamalarını hatırlattı. Ardından işte o tartışmalı anlar geldi. Zdravkov – Tolunay mücadelesinde Tolunay düştü. Devam kararı yerinde… Nihat -Saffet mücadelesinde Bordo – Mavili kaleci rakibini düşürdü. Penaltı kararı normal, sarı kart hafif. Hatasını örtecek ya, tribünlerin hakeme tepkisini arkasına alan Nihat birden hırçınlaştı. Daha sonra da geç kalmış kırmızı kart çıktı. Trabzonspor kalecileri beşer yiyince görev değişikliği yapıyordu! Nihat
Gençlerbirliği’nden beş yemiş, yerini Metin Aktaş’a kaptırmıştı… Aktaş da Kayseri’den beş yemiş, bayrağı genç arkadaşına teslim etmişti. Nihat bu kuralı bozdu. Bir yedi, birini de hazırlayıp, görevi devretti. Metin de hazırı yedi. yetmedi, bir kez daha yedi. İki de kurtardı. Ah bu kaleciler ah!.. Trabzonspor’a bu sezon neler çektirdiler, neler…
Ligin bitimine beş hafta kala matematiksel olarak sürse de iyice azalan şampiyonluk şansını dün gece resmen Avni Aker’in çimlerine gömdüler.